Öz şefkat kavramı son zamanlarda çok kullanılsa da çoğu kişi tarafından pek bilinmiyor, bazen anlam karmaşası yaşanabiliyor. ''Öz şefkat ne ki, bildiğimiz şefkat mi, tam olarak ne demek şimdi öz şefkat?'' sorularıyla karşılaşmamdan olsa gerek, dilim döndüğü şekilde özetlemeye çalışacağım.
Kendinizi daha iyi tanımak ve kabul etmek istiyor musunuz? Cevabınız evet ise , öz şefkat önemli bir kavram, ( gerçi hayır deseniz de önemli olurdu da, onu geçelim şimdi :) ) Öz şefkat kısaca kişinin kendini tanıyıp kabul etmesi ve şefkatle yaklaşmasıdır. Kişinin kendiyle dost olması ya da kendisine bir çocuğa nasıl davranıyorsa öyle davranmasıdır. İnsanız hata yapabilir, yanılabiliriz. Bu tüm insanlığın deneyimi. Bazen bir olay yaşarsınız ve sanki dünyada bunu sadece siz yaşıyormuşsunuz gibi hissedersiniz. Ama şöyle bir kuş bakışı bakınca dünyaya, yaşadığınız olaya düşündüğünüz bu şey ''gerçekçi'' bir yaklaşım olamaz. Çünkü muhakkak benzer durumları, duyguları yaşayan birileri var. İşte öz şefkat bize bunu hatırlatıyor ve kısaca '' ortak insanlık hissiyatı'' başlığında topluyor. Mantık, yaşadığın problemi küçültmek, yermek değil. Kişinin hayatını bir tiyatro oyununa benzetirsek, siz de o oyunun başrolü olursunuz. Elbette ki dünyanızda yaşadığınız durumların önemi büyük. Her ne geliyorsa (duygu anlamında) yaşamanın önemi de burada yatıyor. Bir şeyler yaşıyorsunuz, o sizin iç dünyanızda bir yerlere dokunuyor, hissediyorsunuz. Hissettiğiniz o duyguyu fark edip anlamayı deneyin ve bazen anlayamayabileceğiniz gerçeğini de kabul edin. Çünkü bazen öyle zamanlar olur ki, ne hissettiğinizi bilemez, adını koyamazsınız. Kendinizi cezalandırmayın ve öylece yaşayıp geçip gitmesine izin verin, tıpkı gökyüzündeki bulutlar gibi.. Ortak insanlık hissiyatından bahsettik, duygularınızı fark etmenizden bahsettik. Şimdi size göre zorlayıcı bir durum yaşadığınızı hayal edin. Hatta belki en son yaşadığınız anınızı getirebilirsiniz zihninize. Kendinizle nasıl konuştunuz? Eleştirel, yargılayıcı, sevecen? Şimdi şunu düşünün. Aynı durumu yakın bir arkadaşınız yaşadı. En yakın arkadaşınız olsun bu kişi. Ona ne derdiniz? Kendinize olduğu gibi kırıcı sözler söyler miydiniz? Genellikle çevremizdekilere daha nazik bir dil kullanırız. Onları kırmak, incitmek istemeyiz. Gel görelim ki, aynı durumda siz kendinize nasıl davranıyorsunuz, bunu düşünmekte fayda var. Bunu da öz şefkatin diğer bileşeni, ''öz nezaket'' ile özetlemişler. Arkadaşına olduğu gibi kendine karşı da nezaketle konuş. Bir süre kendinizi gözlemleyin. Acaba siz kendinizle nasıl konuşuyorsunuz? Kendinize yönelttiğiniz dil nasıl? Eleştirel, kırıcı, yıkıcı , nazik ya da sevecen ? O ses ya da kendinize kurduğunuz cümleler size mi ait yoksa bir başkasına mı? Zihninizde başkasına ait düşünceleri gezdiriyor olabilirsiniz. O düşünceler emanetler ve emanetler yük yapar. Kendi dilinizi, öz şefkat ile yeniden inşa edebilirsiniz.
Her düşünce anlamlı mıdır? Bir günde zihninizden yaklaşık 6 bin düşünce geçiyor. Hangisine önem vereceğinizi siz kendiniz belirliyorsunuz. Şöyle düşünün ; dilini hiç bilmediğiniz bir ülkedesiniz. Bir adam size gülerek bir şeyler söylüyor, yanındakiler keyifle dinliyor ve gülümsüyorlar. Siz de atmosferin enerjisine kapılıp gülüyorsunuz ve bu an geçip gidiyor. Aynı sahneyi o adamın ne söylediğini anlayabildiğinizi hayal edin. Adam aslında sizin dış görünüşünüzle dalga geçiyor, kırıcı sözler söylüyor. Sahne yine aynı, tek fark bu sefer siz ne söylendiğini anlayabiliyorsunuz. Muhtemelen ikinci sahnede öfkeli ve keyifsiz olurdunuz. Peki ne değişti? Durup bir düşünelim... Siz o cümlelere anlam yüklediniz. Kimse bana bunu diyemez deyip öfkelendiniz. Belki sonra o sözleri içselleştirip kendinize kızdınız. Öz şefkat yine burada anlam kazanıyor. Çünkü öz şefkati yüksek biri, kendini tanıyor, biliyor ve olduğu haliyle kabul ediyor. O nedenle diğerinin söylediği o yersiz ve hoş olmayan sözler o kişiye dokunmuyor. Şöyle düşünün; siz kendinizi bilip kabul ederseniz, diğerlerinin sözleri sizin inşa ettiğiniz öz sevgi duvarını yıkamaz öyle değil mi? Tabii siz izin vermedikçe :)
Psk.Dan.Gözde Örs
instagram: @psycompassion
Comentarios