top of page

Aslında Kimsiniz?

gozdepsikolojikdan

Güncelleme tarihi: 7 Şub 2022


Ben kimim? Neyim? Neredeyim? Ben olduğumu sandığım kişi miyim? Binlerce soru sıralanabilir bu şekilde ve insanlığın belki de temel sorularından biri. İnsan bilinmezlik içinde doğdu ve bu bilinmezlik içinde kendi içinde de bir şeyleri anlamlandıramadı. Bilmediğiniz şey boşluğa düşürür, karmaşada hissettirir. Peki soru şu : ' Bu karmaşadan kurtulmak için ne yapabilirsiniz?


Sorular kadar cevaplarda binlerce haliyle. İnsan en nihayetinde kendi bilebilir kendini sakladığı yerden çıkarmayı.' Ben kimim?' sorusu basit ama düşüncede derin. Gerçekten kimsiniz? Burada benlik algısına bir değinmek gerekli. Benlik algısı, doğuştan gelen ve 2 yaşlarında çevrenin de etkisiyle şekillenmeye başlayan kendimizle ilgili edindiğimiz fikirlerdir. Kendinizle ilgili fikirleriniz, kendinizle ilgili algılarınızın tümüdür. Eğer fiziksel, duygusal şiddete maruz kalmış bir çocukluk geçirdiyseniz, olumsuz bir benlik algısı geliştirmiş olmanız muhtemeldir. Çocukken çok eleştirildiniz, başarılarınız takdir görmeyip başarısızlıklarınız büyütüldüyse, benlik algınız bundan olumsuz etkilenmiş olabilir. Çünkü çocukken kendinizle ilgili fikirlerinizi ancak duyduklarınızla, hissettiklerinizle ve yaşadıklarınızla oluşturabilirsiniz. Çocukluğu bir hamur gibi düşünürseniz, nasıl şekillendirilirseniz öyle olduğunuza inanırsınız. Ama bu demek değil ki artık her şey için çok geç, benlik algınızı geliştirip kim olduğunuzu keşfedip kendinizi kabul edebilir veya yeniden inşa edemezsiniz. Her zaman kendi içinize yönelip tanımak için fırsatınız var. İdeal benlikten de söz etmekte fayda var. İdeal benlik, olmak istediğiniz haliniz gibi düşünebilirsiniz. Nasıl biri olmak isterdiniz? Daha öz güvenli, kararlı? İdeal benlik, sizin kendinizle ilgili arzularınız, hedeflerinizdir. Rogers der ki, kişi ideal benliği ve gerçek benliği arasında dengedeyse o kişi kendiyle uyumludur. Ancak ideal ve gerçek benlik arasında farklar varsa, psikolojik olarak uyumsuzluklar başlar. İdeal benlik genellikle ergenlik döneminde oluşur. Hedefler şekillenir, karar verme aşamasına geçilir, hayattan ne istiyorum soruları açığa çıkmaya başlar. Eğer kişi oyuncu olmak istiyor ama topluluk önünde konuşabileceğini, ön planda olmakta rahat edemeyeceğiniz düşünüyorsa, kendi içinde karmaşaya düşer ve mutsuzlaşır. Tam da bu noktada kim olduğunuzu anlamak önemlidir. Kendinizi tanımak kesinlikle bir kaç günde, ayda, yılda bitecek bir süreç değil. Hayat nasıl değişir, akıştaysa; insan da aynı şekilde akışta ve değişmektedir. Ve bu değişimi kabul etmek gerek. Değişim, bilinmezlik hayatın olağan akışıdır. O nedenle kendinizi tanımaya, arkadaşlık etmeye her daim gönüllü olmanızda fayda var.

Değişimi kabul ettiniz. Kendinizi tanıma yolunda olduğunuzu kabul ettiniz. Peki ne yapacağız? Şöyle düşünün. Birinden hoşlandınız. Bu kişi potansiyel partneriniz. Onu sadece fiziksel olarak gördünüz ve size çekici geldi ama sadece bu yeterli değil. Bir şekilde aynı ortamdasınız ve tanışmak istiyorsunuz. Ona nasıl sorular sorardınız? Tabii ilk başta temel şeyler; kimsin, nerede yaşıyorsun vs ama sonra sorular nelerden hoşlanırsın, hoşlanmazsın, en sevdiğin renk, yapmaktan keyif aldığın şeyler neler gibi sorulara döner. Bir diğerini tanımaya gösterdiğiniz özeni şimdi kendi içinize gösterin. Kendinizi tanımak için heyecan duyun ve kabul edin. Kendinizle tek başınıza vakit geçirin. Bol bol yazın. Kendinize ait bir defteriniz olsun ve bu defterde kendinizle ilgili edindiğiniz bilgileri saklayın. Unutmayın, birini duymak için duyduğunuz heyecanı kendi içiniz için duymazsanız kendi içinizde bir yabancı gibi kalırsınız. Kendinizi keşfetme yolunda heyecanlı, şaşırtıcı ve size dengede hissettirecek bir süreç dilerim.



Psikolojik Danışman Gözde Örs







 
 
 

Comments


Gozde Ors, PSY

Terapist   •   Yazar   •   Konusmaci

bottom of page